Sürdürülebilirlik arayışında, birçok şirket net sıfır emisyon elde etmeyi taahhüt etti. Hedef övgüye değer olsa da, net sıfır yolunda karşılaşılan zorluklarla doludur, bu konuda daha fazla bilgi edinmek için makalemizi okuyabilirsiniz Mimarlıkta Yeşil Badana. Plan A tarafından hazırlanan bir rapor, yesilbuyume.org, bu yolda şirketlerin karşılaştığı beş önemli engeli vurguluyor. Bu zorlukları anlamak, sürdürülebilir bir gelecek için çabalayan her iş için çok önemlidir.
Sürdürülebilir bir geleceğe ulaşmanın zorlukları nelerdir?
1. Telafi Tuzağı
Şirketler için yaygın bir başlangıç adımı, emisyonları doğrudan azaltmak yerine telafi etmektir. Bu yaklaşım, gerçek emisyon azaltma çabalarında rehavete neden olan sahte bir ilerleme hissi yaratabilir. Araştırmalar, bu tür telafi stratejilerinin çelişkili bir şekilde emisyonları %20’ye kadar artırabileceğini gösteriyor. Şirketlerin, yalnızca telafi etmeye güvenmek yerine, emisyonları kaynağında azaltmaya yeniden odaklanmaları gerekiyor.
2. Hedef Belirleme İkilemi
“Net ve ulaşılabilir hedefler” genellikle kurumsal sürdürülebilirlik stratejilerinde eksik kalıyor. Ölçülebilir hedefler olmadan, ilerlemeyi izlemek ve yönetmek zorlaşır. Bu belirsizlik, şirketin net sıfır hedefine olan bağlılığını azaltabilir ve belirsizlik yaratabilir. Şirketlerin yalnızca %14’ü belirli ara hedefler koymuştur, bu da daha somut bir planlamaya ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir.
3. Sürdürülebilir Olmak İçin Yatırım Eksiklikleri
Sürdürülebilirlik önemli yatırımlar gerektirir, ancak birçok şirket gerekli kaynakları ayırmada başarısız oluyor. Yetersiz finansman, net sıfır hedefine ilerlemeyi yavaşlatır ve uzun vadeli sürdürülebilirlik çabalarını zayıflatır. Şaşırtıcı bir şekilde, net sıfır hedefi olan şirketlerin yalnızca %38’i sürdürülebilirlik yatırımlarını artırmıştır, bu da niyetler ve eylemler arasında bir boşluk olduğunu göstermektedir.
4. Başarı İçin İletişim
Çalışanlar ve tüketiciler dâhil olmak üzere paydaşlarla etkili iletişim, aşağıdakiler için gereklidir sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak. Paydaşlarını aktif olarak dahil eden şirketler, net sıfır hedeflerine ulaşma olasılığını 2.5 kat daha fazla artırır. Anahtar paydaşları sürdürülebilirlik konuşmasına dâhil edememek, bu iddialı hedeflere ulaşılmasını engelleyebilir.
5. Raporlama ve İzleme Boşluğu
Sürdürülebilirlik çabalarının doğru şekilde izlenmesi ve şeffaf raporlanması hayati önem taşır, ancak net sıfır taahhüdü olan şirketlerin sadece %38’i ilerlemelerini etkili bir şekilde rapor etmektedir.Bu şeffaflık ve hesap verebilirlik eksikliği, paydaş güvenini sarsabilir ve net sıfıra giden yolu engelleyebilir.
Türkiye’deki bağlam ne olacak?
Türkiye’de, net sıfır emisyonları elde etme yolculuğu, Ülke İklim ve Kalkınma Raporu’nda vurgulanan birkaç önemli zorluğu ele almayı gerektirir. İşte Türkiye’nin net sıfır emisyonlara giden yolda karşı karşıya olduğu 5 zorluk ve fırsatın bir özeti, iklim değişikliğiyle etkili bir şekilde mücadele etmek için stratejik ve çok sektörlü yaklaşımların gerekliliğini vurguluyor.
1. İklim Değişikliğine Karşı Kırılganlık
Türkiye’nin coğrafi, iklimsel ve sosyoekonomik koşulları, iklim değişikliğinin etkilerine karşı oldukça hassas hale getiriyor. Bu etkiler arasında gıda güvenliği sorunları, artan su stresi ve orman yangınları gibi şiddetli afetler yer alıyor. Bu kırılganlıklar, iklimsel faktörler, nüfusun maruz kalma durumu ve ekonomik unsurların bir araya gelmesinden kaynaklanıyor.
2. Sera Gazı Emisyonları
Türkiye’nin sera gazı (GHG) emisyonlarındaki artış, ekonomik büyümeye kıyasla daha yavaş gerçekleşmesine rağmen, enerji sektörü—elektrik üretimi, ulaşım, binalar ve sanayi sektörleri dahil—GHG emisyonlarına en büyük katkıyı sağlıyor. Elektrik, ulaşım ve tarım sektörleri, AB ortalamasına göre daha az karbon yoğun olsa da, kömür bağımlılığı yüksek seviyede kalmaya devam ediyor ve özellikle AB’nin Karbon Sınır Ayarlama Mekanizması (CBAM) gibi düzenlemelerin getirilmesi potansiyel riskler yaratıyor.
3. İklim Değişikliği Taahhütleri
Türkiye, Ekim 2021’de Paris Anlaşması’nı onaylayarak 2053 yılına kadar net sıfır emisyon taahhüdünde bulundu. Ülke, artan iklimle ilgili olaylara ve AB Yeşil Mutabakatı’nın etkilerine yanıt verebilmek için kurumsal düzenlemelerini ve Ulusal İklim Değişikliği Eylem Planı’nı güncelliyor. Ukrayna’daki savaş ve bunun sonucunda ortaya çıkan enerji arz kesintileri, enerji güvenliği ve uygun fiyatlı enerji açısından iklim eyleminin önemini de vurgulamış durumda.
4. Dayanıklı Net Sıfır Yolu (RNZP)
RNZP, ekonomi genelinde dayanıklılığı ve uyumu teşvik ederek Türkiye’nin kalkınma ve iklim hedeflerini uyumlu hale getirmeyi amaçlamaktadır.Bu, enerji sektörü, enerji verimliliği ve karbon yakalama çabalarının derin karbonsuzlaşmasını içeren çeşitli sektörlerde önemli politika değişiklikleri ve eylemlerini içerir. The RNZP prioritizes adaptation in the private sector, enhancing resilience of public assets and services, and integrating climate risks into macroeconomic and fiscal policies.
5. İklim Eyleminin Ekonomik Faydalari
RNZP, artan talebe rağmen 2040 yılına kadar enerji sektöründen kaynaklanan emisyonlarda bir azalma beklemektedir. Türkiye, yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve ileri teknolojilere yapılan yatırımlar yoluyla enerji güvenliğini sağlayabilir. The plan also projects economic benefits, including reduced energy imports and expenditure, improved air quality, and overall net gains of $15 billion over 2022-30 and $146 billion over 2022-40.
Net sıfır hedefi, sürdürülebilir işletmeler için stratejik bir gerekliliktir
Net sıfır hedefine ulaşmak sadece bir çevresel zorunluluk değil, aynı zamanda işletmeler için stratejik bir gerekliliktir. Bu beş engeli ele alarak – dengelemeden azaltmaya geçiş, net hedefler belirleme, yatırımları artırma, paydaş iletişimini iyileştirme ve raporlama ve izleme süreçlerini geliştirme – şirketler, önemli adımlar atabilirler. sürdürülebilir ve kârlı bir gelecek.