Yeşil Yıkamanın 6 Türü: Şirketler Sürdürülebilirlik Konusunda Halkı Nasıl Yanıltıyor

Yeşil aklama (Greenwashing), şirketler artan tüketici taleplerine uyum sağlamaya çalıştıkça büyüyen bir endişe haline geldi.. Terim, bir şirketi olduğundan daha olarak sunma pratiğine atıfta bulunur. Yanıltıcı reklam kullanarak veya çevresel etkilerinin gerçek boyutunu gizleyerek, şirketler genellikle iş uygulamalarının neden olduğu zararlardan dikkati dağıtır.

İşte, sağlanan görüntüye dayanarak bilmeniz gereken altı farklı türü.

1. Yeşil aydınlatma: Zarardan Dikkati Dağıtma

Yeşil aydınlatma, şirketlerin daha zararlı faaliyetlerinden dikkati dağıtmak için küçük, genellikle önemsiz çevresel çabalarına dikkat çekmeyi içerir. Örneğin, bir şirket geri dönüştürülebilir ürün hattı işinin diğer alanlarında tahrip edici çevresel uygulamaları sürdürürken tanıtabilir. Bu küçük sürdürülebilir çabaların seçici sergilenmesi, şirketin çevresel sorumlulukla bağlı olduğunu belirten yanıltıcı bir anlatı yaratırken, operasyonlarının daha geniş bağlamı zararlı kalır.

Örnek: Bir şirketi küçük, eco-friendly giyim hattını pazarlayabilir fakat aşırı su kullanımı ve toksik boya atığı gibi diğer kitlesel üretilen ürünlerinin neden olduğu büyük çevresel zararları göz ardı edebilir.

2. Yeşil sessizlik: İncelemeden Kaçınmak İçin Sessizlik

Bazı şirketler yeşil sessizlikbilerek sürdürülebilirlik uygulamalarını dış incelemeden veya tepki görmekten kaçınmak için düşük raporlayarak veya gizleyerek seçerler. Bu taktik, şirketlerin çevresel eylemlerini ilan etmenin ters tepeceğinden veya çabalarının yetersiz olduğunu ortaya çıkaracağından korktuklarında kullanılabilir.Sessiz kalarak, tüketicilerin ve aktivistlerin çevresel iddialarda bulunan şirketlere sıklıkla koyduğu yüksek beklentileri karşılamaktan kaçınırlar.

Örnek: Bir teknoloji şirketi, veri merkezlerindeki enerji tüketimini azaltabilir ancak bu iyileştirmeleri raporlamamayı tercih edebilir, çünkü bu, tedarik zincirindeki diğer sürdürülemez uygulamalar hakkında soru işareti doğurmasından korkabilir.

3. Greenrinsing: Constantly Changing Targets

Greenrinsing, hesap verebilirlikten kaçmak için Çevresel, Sosyal ve Yönetişim () hedeflerini düzenli olarak değiştirme veya sıfırlama uygulamasına verilen isimdir. Şirketler, bu taktiği, hedeflerine ulaşmadan sürdürülebilirlik için çalışıyormuş gibi görünmek için kullanır. Hedefleri sürekli değiştirerek, çabalarının her zaman devam eden bir iş olarak çerçevelenmesi nedeniyle eleştirilerden kaçınabilirler.

Örnek: Bir çok uluslu şirket, iddialı net-sıfır karbon emisyon hedefleri belirler, ancak zorluklarla karşılaştığında bu hedefleri sessizce daha ileri bir tarihe erteler ve vaat edilen azaltımları asla gerçekleştirmez.

4. Greenshifting: Blaming the Consumer

Bazı şirketler, çevresel etkileri konusunda sorumluluk almak yerine greenshifting yaparak suçu tüketicilere atar. Kendi önemli çevresel zararlar veren şirket uygulamalarını ele almak yerine, tüketicileri ayak izlerini azaltmaya veya daha yeşil seçimler yapmaya teşvik ederler. Bu, yükü tüketiciye yüklerken, şirketin anlamlı bir eylemde bulunmaktan kaçınmasını sağlar.

Örnek: Bir plastik şişe üreticisi, müşterileri geri dönüşüme teşvik eden bir kampanya yürütebilir, ancak ambalajları hâlâ geri dönüştürülemeyen malzemelerden yapıldığı için plastik kirliliğine katkı sağlamak sorumluluğundan kaçınır.

5. Greencrowding: Hiding in Group Efforts

Greencrowding, şirketlerin kötü çevresel uygulamalarını gizlemek için grup veya endüstri çapındaki sürdürülebilirlik girişimlerine uyum sağlamalarını içerir. Kolektif çabalara katılarak, iş operasyonlarının olumsuz çevresel etkileri için bireysel olarak hesap verme sorumluluğundan kaçınırlar. Bu yaklaşım, sorumluluğu dağıtarak, herhangi bir şirketin eylemlerini takip etmeyi zorlaştırır.

Örnek: Bir şirket, küresel bir sürdürülebilirlik ittifakına katılabilir, ancak somut eylem eksikliğini gizlemek için grubun kolektif çabalarına güvenerek iç değişiklik yapmaktan kaçınabilir.

6. Greenlabelling: False Sustainability Claims

Greenwashing’in en şiddetli biçimlerinden biri, yanıltıcı veya tamamen yanlış çevresel etiketler kullanarak sürdürülebilirlik izlenimi veren greenlabelling‘dir. Bu, “doğal”, “çevre dostu” veya “yeşil” gibi belirsiz veya düzenlemeye tabi olmayan terimlerin, iddiayı destekleyecek herhangi bir kanıt olmadan ürünlerde kullanılmasını içerebilir.Yeşil etiketleme, tüketici güvenini sömürerek insanları çevreye duyarlı seçimler yaptıklarına inandırmak için manipüle eder.

Örnek: Bir güzellik ürünü “%100 doğal” etiketi taşıyabilirken, içerikleri zararlı kimyasallardan veya sürdürülemez kaynaklardan elde edilmiştir.

Yeşil Yıkamaya Karşı Uyanık Kalmak

Yeşil Yıkama, güveni zedeler ve tüketicilerin gerçekten sürdürülebilir işletmelerle sadece poz verenleri ayırt etmelerini zorlaştırır. Bu altı çeşit yeşil yıkama taktiği, şirketlerin halkı yanıltabileceği ve sorumluluktan kaçabileceği çeşitli yolları ortaya koyar. Yeşil yıkama tuzağına düşmemek için, tüketiciler şirketlerin sürdürülebilirlik iddialarını eleştirel bir şekilde incelemeli ve işletmelerin nasıl çalıştıklarına dair şeffaflık aramalıdır. Gerçekten sürdürülebilirliğe bağlı olan şirketler sadece pazarlama kelime oyunları sunmayacak, ölçülebilir, uzun vadeli kanıtları sağlayacaktır.